Bayan Peregrine’in Tuhaf Çocukları|Miss Peregrine’s Home for Peculiar Children

 Merhaba arkadaşlar ve Slytherin yoldaşlarım! 

Son zamanlarda okuduğum en iyi kitaplardan biri olan BPTÇ ( Bayan Peregrine’in Tuhaf Çocukları) beni gerçekten etkileyen nadir kitaplar listesine adını altın harflerle yazdı diyebilirim.Öncelikle yayınevinden başlamak istiyorum ; Ithaki yayınlarının çıkardığı neredeyse her kitaba sahip olmak ve okumak istiyorum.Çünkü çıkardıkları/çevirdikleri kitapları çeşitliliği,içeriği ve fantastik edebiyata gösterdikleri ilgi alkışlanası.Kitabın çevirisinde çok fazla sorun yoktu ama bazı yerlerde düşük cümleler ,basımda hata ,harf kayması gördüm.Çok takmayıp akışına bırakmaya karar verdim buyüzden okurken beni fazla sıkmadı bu hatalar.Kitabın kapağındaki resim,sert kapak oluşu , fiyatının 25 lira oluşu ( şu zamanda saçma sapan ergenkız kitapları 35 den başlıyor çok yazık, bence bu fiyat BPTÇ  kitabina verilen emek için ideal.)  okuyucunun yararına uygun olmuş.Kapak gri,kahve ve siyah renklerden oluşuyor.İlk göze çarpan açıklık bir alanda duran kızın fotoğrafı oluyor.Ancak dikkatli bakınca –veyahut kitapta ilerledikçe- kızın aslında havada olduğunu görüyorsunuz.Kızın üstünde eski görünümlü kıyafetler var.Buda gene kitaba yapılan bir foreshadowing tekniği.Kızın sol tarafında kitabın üstüne yapıştırılmış bir arma-damga* -ne diyeyim bilemedim-  var. “NewYork Times Bestseller” olduğunu görüyoruz kitabın.Kitabın alt kısmında kitabın ve yazarın adı var.Ben burdaki fontu ve çizimi çok sevdim.Esrarengiz-eski bir hava katmış.Kitabın içini açtığımızda ilk sayfada kavuniçi rengine benzer (renklerde çok kötüyüm L  ) duvar kağıdı çıkıyor.Her bölümün girişinde bu duvar kağıdının koyusunun üzerine bölüm adı yazılmış.Sonraki sayfada kitabın yazarı Ransom Riggs’in kısa bir şekilde hayatı paylaşılmış.Bu yazıda 2016 ‘da çıkacak olan Tim Burton’ın yönetmenliğini yaptığı filmden de bahsedilmiş.

Sayfayı çevirince karşımıza Emma çıkıyor.Karanlıkları içinde 17 yaşlarında görünen bir kız , ellerini görünmez bir küre tutuyormuş gibi açmış.Ancak ellerinin arasında küre yok , bunun yerine bir ışık topu var.Giriş sayfasının hemen öncesindeki sayfada ise şu dizelerle karşılaşıyoruz.

“NE UYKUDUR NE ÖLÜM ;

YAŞARKEN ÖLENLERİNKİ.

DOĞDUĞUN EV,

GENÇLİK GÜNLERİNDEKİ DOSTLARIN,

YAŞLI ADAM VE GENÇ KADIN,

GÜNÜN YORGUNLUĞU VE ONUN ÖDÜLÜ,

YİTİP GİTMEKTE TÜMÜ,

ANILARA KARIŞMAKTA,

ELDE TUTMAK NE MÜMKÜN.”

-Ralph Waldo Emerson

Kitabın konusunu hızlıca geçersek ; Jacop büyükbabasının ölümü sonrasında derinden sarsılır.Onu idolleştiren Jacop , büyükbabasının son sözlerini takip ederek  babasıyla birlikte bir adaya gelir.Bu adadaki yetimhanede kalan büyükbabasının gerçek hayatını ve pek de gerçek olmayan masallarını araştırma niyetindedir.Ancak kendini korkunç ve bir okadar da eğlenceli olan döngüde bulur.Savaşması gerek yalnızca kendi şüpheleri değildir,kana susamış gölgeler de onun peşindedir.

▲Jacop ; Yaşadıkları karşısında bir kitap karakteri olarak baya gerçekçi tepkiler verdiğini düşünüyorum.Çok güçlü bir karakter değil,hırslı değil,çok zeki de değil.Ancak bir şeyler başarmaya çalıştığı ve bazı  cevaplar için herşeyi göze alabileceği belli.

▲Emma;80 yaşındaki birine göre baya ergen davranan bir karakterdi.Açıkçası pek sevemedim onu.Çok yılışık geldi.Belkide Büyükbaba ile olan geçmişine rağmen Jacop’un üzerine direk atlaması beni soğutmuş olabilir.

▲Bayan Peregrine ; Kitabı okurken en sevdiğim karakter olduğuna karar vermiştim .Kitapta aklı başında olan tek karakter.Zeki ve hızlı çözüm üretebilen bir kadın.Çok güçlü bir yaratık olmasına rağmen ilk kitapta onu aksiyon içerisinde göremedik,bu üzücü oldu.

▲Gölgeler ve Hortlaklar ; Tam anlamıyla bir çocuğun kabusunda olabilecek herşeyin birleşimi diyebiliriz! Kabusların ete bürünmüş hali.Hortlaklar ise bunun üstüne tuz biber olmuş , hikayeyi daha da karanlık-gizemli hale getirmiş.

Kitabı bitirince bir tuhaf  hissettim kendimi ve hemen ikinci kitaba başlamak istedim.Sanırım kitabın beni kendine bağladığını kabul edebilirim.İçindeki resimler ve sıradışı hikayesi en büyük etkenlerden.Son sayfaları okuduktan sonra karşıma çıkan şeye de baya şaşırdım ; kitabın kapağından tutun içindeki tüm resimler koleksiyonculardan toplanmış.Yani bu resimler kitap için çekilmemiş.Gerçekten *tuhaf* olan fotoğraflar bu bilgiyi öğrenince daha da ürpertti beni.